Sınavlar ,Afrika derken oldukça gecikerek kaleme alınmış bir yazıyı sizlerle paylaşıyoruz…
19 ekim Pazar 2013,Rota Malatya…
Ekip Dr.İsmail hocam,Dr.Gazanfer hocam,Fahrettin gardaşım ve Salim Aga’yla beraber Thy uçuşuyla sabahın ilk ışıklarıyla Malatya’dayız.Havaalanında kiraladığımız araçla günler öncesinden belirlenen zip programı uygulamak üzere ilk durağımıza hareket ettik.Yeşilyurt’taki Şairin Yeri Lakaplı Su Sesi Kahvaltı mekanı.Minder ve sedirli odalardan biri de bizim için hazırlanmıştı.Ağzına kadar kütük doldurulmuş, cayır cayır yanan soba,üstünde demlenmiş çayımız,açma yufka ekmekle yanı başında .Folluktan yumurta ,taze sağılıp kaynatılmış sütümüz ,envai çeşit peynir zeytin,reçel bal,kaymakla mükellef bir sofra…Oy oy oy amanın diyerek kurulduk başına,gelsin yufka gitsin bal kaymak derken biten tabaklar hızla yenisiyle değişiyor.İlgi alaka,izzet ikram harikaydı.Bahçesinde çevresinde köye dair her şeyin olduğu,doğallığı bozulmadan organize edilmiş mütevazi bu mekandan ayrılırken ödediğimiz hesap daha şaşırtıcı idi.Akşama kadar acıkmayız diyeceğimiz sofranın maliyeti sadece 100 TL.’ydi. 5 kişiydik ama kaç 5 kişinin vekaleti varmış gibi yedik çok kestiremiyorum. Anadolu’nun gözünü seveyim, yerken hesap nasıl gelir acep diye düşünmekten tıkanıp yutkunmadığımız samimiliği değil mi zaten bizi kendine çeken…
Kahvaltıdan çıkar çıkmaz yönümüz Darende; Somuncu Baba ve Osman Hulusi Efendini kabirlerini ve Külliyeyi, müzeyi ve mesire alanını gezerek, gelmişken buranın meşhur denen lahmacunundan da tadarak (abartmadan) Kasabanın içine doğru akan çayın etrafındaki kah demir köprü,kah patikaları aşarak güzelce hazırlanmış yaya parkuruyla araca ulaştık. Bir günlük bir gezi olduğu için koşturmadan da olmuyor. Malatya’ya dönüş yolunda yol üzerinde kenarında uydu anteni de olan derme çatma meyve tezgahından elma,kuru kayısı ve alıçlarımızı da alarak şehre geldik.Burada eski mesai arkadaşlarımızdan olan Şeref Er abimizi ziyaret etmeden olmazdı. Buluşma yerimiz takdir edersiniz ki aklımızda kalması gereken bir mekan olmalıydı. Hacıbaba Kervansaray Lokantası, kağıt kebabı bu kadar mı lezzetli olur,bol kepçe menüsüyle adıyla müsemma uğranılası tam bir Kervansaray…
Damak tadı avcıları için Malatya ; plakası gibi dört dörtlük bir şehir. İnönü Bulvarı uzun ve geniş ,çok güzel ışıklandırılmış havasıyla tam bir büyükşehir caddesi.Ayrıca Gezi yolu boyunca kurulan çay bahçeleri,cafeler çay-kahve,nargile molası için ideal bir bölge,bizde geri dönüş uçuşu öncesi burada soluklandık.
Bir günlük zip Malatya turunda aklımızda kalanlar Su Sesi,Kağıt kebabı, Şeref abi’nin misafirperverliği…
Selam ve dua ile… @zomatotr
Turgut TUNÇ
